II. Mezopotamya Sanatı
III. Mezopotamya Sanatının Özellikleri
IV. Başlıca Mezopotamya Sanat Eserleri
V. Mezopotamya Sanatı ve Dini
VI. Mezopotamya Sanatı ve Kültürü
VII. Mezopotamya Sanatı ve Ticareti
VIII. Mezopotamya Sanatı ve Savaşları
IX. Mezopotamya Sanatı ve Tesirleri
Sık Sorulan Sorular
Antet | Özellikler |
---|---|
Sümer sanatı |
|
Mezopotamya sanatı |
|
Antik Mezopotamya |
|
Sümer medeniyeti |
|
Mezopotamya |
|
II. Mezopotamya Sanatı
Mezopotamya sanatının zamanı, MÖ 4. binyılda Sümer uygarlığının başlangıcından MÖ 6. yüzyılda Yeni Babil İmparatorluğu’nun çöküşüne kadar 5.000 yılı aşkın bir süreyi kapsar. Bu zaman zarfında Mezopotamya sanatı, bölgenin coğrafyası, iklimi ve kültürel zamanı de dahil olmak suretiyle bir takım faktörden etkilenen varlıklı ve muhtelif bir anane geliştirdi.
Mezopotamya coğrafyası, sanatının gelişiminde mühim bir rol oynamıştır. Bölge, ziraat ve kompleks medeniyetlerin gelişimi için ülkü olan bereketli bir dere vadisinde yer almıştır. Mezopotamya’nın iklimi de sıcak ve kurudur, bu da birincil yapı malzemesi olarak kerpiçlerin kullanılmasına yol açmıştır. Bu da, dev gibi duvarları ve etkisi altına alan kuleleriyle karakterize edilen kendine has bir mimari tarzının gelişimini etkilemiştir.
Mezopotamya’nın kültürel zamanı de sanatının gelişiminde mühim bir rol oynamıştır. Bölge, her biri kendine has sanat içerikli geleneklere haiz birçok değişik medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bu gelenekler çoğu zaman bölgenin dini inançlarından etkilenmiş ve bu inançlar çoğunlukla sanat yöntemiyle anlatım edilmiştir.
Mezopotamya sanatı, bölgenin eşi olmayan tarihini ve kültürünü yansıtan varlıklı ve muhtelif bir gelenektir. Sanatın bir topluluğun inançlarını ve değerlerini anlatım etmek için iyi mi kullanılabileceğini yayınlayan büyüleyici bir örnektir.
III. Mezopotamya Sanatının Özellikleri
Mezopotamya sanatı, varlıklı sembolizmi, organik formların kullanması ve anlatıma verdiği önemle öne menfaat.
Sümerler sanatlarında hayvanlar, bitkiler ve geometrik şekiller dahil olmak suretiyle muhtelif semboller kullandılar. Bu semboller çoğu zaman dini ya da politik öneme sahipti. Sözgelişi, aslan güç ve kuvvetin sembolüydü, ağaç ise hayat ve doğurganlığın sembolüydü.
Sümerler ek olarak sanatlarında hayvanlar, bitkiler ve insan figürleri şeklinde organik formları da kullandılar. Bu formlar çoğu zaman realist ya da stilize bir halde tasvir edildi.
En son, Mezopotamya sanatının çoğu zaman bir anlatı niteliği vardı. Bu, mitolojiden ya da günlük hayattan sahneleri tasvir eden birçok kabartma ve heykelde açıkça görülür.
Mezopotamya sanatının bu özellikleri onu eşi olmayan ve büyüleyici bir sanat biçimi haline getirir. Sümerlerin yaratıcılığının ve becerisinin bir kanıtıdır ve kültürlerine ve tarihlerine kıymetli bir bakış sağlar.
IV. Başlıca Mezopotamya Sanat Eserleri
Mezopotamya’nın en meşhur ve mühim sanat eserlerinden bazıları şunlardır:
- Sümer Kral Sıralaması
- Akad İmparatorluğu Steli
- Hammurabi Kanunları
- İştar Kapısı
- Babil’in Asma Bahçeleri
- Persepolis kabartmaları
- Urnfield kültür sanatı
- Asur saray kabartmaları
- Yeni Babil kabartmaları
Bu sanat eserleri, Akad İmparatorluğu’nun anıtsal heykellerinden Urnfield kültürünün narin mücevherlerine kadar geniş bir yelpazede sanat içerikli yoldam ve tekniği temsil ediyor. Antik Mezopotamya’nın varlıklı ve muhtelif kültürlerine bir bakış sağlıyorlar.
V. Mezopotamya Sanatı ve Dini
Mezopotamya sanatı dinle yakından bağlantılıydı. Sümerler, tanrıların organik hayattaki her şeyden görevli olduğuna inanıyorlardı ve onları onurlandırmak ve yatıştırmak için sanat eserleri yarattılar. Birçok Sümer sanat eseri tanrıları ve tanrıçaları tasvir eder ve bunlar çoğu zaman dini ritüellerde kullanılırdı.
Sümer dini sanatının en meşhur örneklerinden biri Hammurabi Steli’dir. Bu stele, antik Babil İmparatorluğu’nu yöneten bir takım yasa olan Hammurabi Kanunu yazılmıştır. Steli şu anda Paris’teki Louvre Müzesi’nde sergilenmektedir.
Sümer dini sanatının öteki örnekleri içinde allah ve tanrıça heykelleri, dini ritüelleri tasvir eden kabartmalar ve tanrılara sunulan adak nesneleri yer alır. Bu sanat eserleri Sümerlerin dini inançları ve uygulamalarına dair kıymetli bir perspektif sağlar.
VI. Mezopotamya Sanatı ve Kültürü
Mezopotamya sanatı bölgenin kültürüyle yakından bağlantılıydı. Mezopotamya’daki ilk büyük uygarlık olan Sümerler, tanrıların hayatlarında mühim bir rol oynadığına inanıyordu. Netice olarak, Sümer sanatının bir çok tanrıları ve insanlarla etkileşimlerini tasvir etmeye adanmıştı. Sümer sanatçıları ek olarak medeniyetlerinin krallarının ve kraliçelerinin başarılarını kutlayan sanat eserleri de yarattılar.
Mezopotamya sanatı da bölgenin coğrafyasından etkilenmiştir. Dicle ve Fırat Nehirleri Sümerler için mühim su kaynaklarıydı ve ek olarak malların taşınmasında da rol oynuyorlardı. Netice olarak, birçok Sümer sanat eseri tekneleri ve suyla alakalı öteki sahneleri tasvir eder. Bölgenin iklimi de sıcak ve kuruydu, bu da insanları güneşten ve sıcaktan korumak için tasarlanmış benzersiz bir mimari tarzının gelişmesine yol açtı.
Mezopotamya sanatı, bölgenin kültür ve tarihinin bir yansımasıydı. Sümerler için inançlarını ve değerlerini gelecek nesillere iletmenin bir yoluydu. Ek olarak, başarılarını kutlamanın ve mühim liderlerini anmanın bir yoluydu.
VII. Mezopotamya Sanatı ve Ticareti
Mezopotamya sanatı bölgenin geniş tecim ağlarından etkilenmiştir. Sümerler, Akadlar, Babilliler ve Asurlular birbirleriyle ve bölgedeki Mısırlılar, Hititler ve Persler şeklinde öteki kültürlerle tecim yapmışlardır. Bu tecim Mezopotamya’ya yeni fikirler ve malzemeler getirmiş ve bu da Mezopotamya sanatının gelişimini etkilemiştir.
Sözgelişi, Sümerler tecim işlemlerini kaydetmek için kullandıkları bir makale sistemi geliştiren ilk kişilerdi. Bu makale sistemi hemen sonra Akadlar, Babilliler ve Asurlular tarafınca kullanılan çivi yazısına dönüştü. Çivi yazısı yalnızca tecim ile alakalı değil, bununla beraber din, tarih ve edebiyat ile alakalı da yazmak için kullanıldı.
Mezopotamya sanatı, yabancı halkların tasvirinde bölgenin tecim ağlarını da yansıtır. Sözgelişi, Sümerler düşmanları Elamlıları çoğunlukla sakallı ve sivri şapkalı olarak tasvir etmişlerdir. Akadlar düşmanları Gutileri kısa ve tıknaz olarak tasvir etmişlerdir. Babilliler düşmanları Hititleri uzun ve sarışın olarak tasvir etmişlerdir.
Mezopotamya sanatı, yabancı hayvanların tasvirinde bölgenin tecim ağlarını da yansıtır. Sözgelişi, Sümerler Afrika’ya has aslanları güç ve kuvvetin sembolleri olarak tasvir etmişlerdir. Akadlar Hindistan’a has filleri doğurganlık ve bolluğun sembolleri olarak tasvir etmişlerdir. Babilliler Orta Asya’ya has atları hız ve askeri hünerin sembolleri olarak tasvir etmişlerdir.
Mezopotamya sanatı, bölgenin zamanı, kültürü ve tecim ağlarının varlıklı ve kompleks bir yansımasıdır. Bu kadim topraklarda yaşayan insanların yaratıcılığının ve ustalığının bir kanıtıdır.
Mezopotamya Sanatı ve Savaşları
Mezopotamya sanatı, bölgede yaygın bir vaka olduğundan, çoğunlukla savaşı tasvir ederdi. Savaşlar çoğu zaman kabartmalarda ve heykellerde tasvir edilirdi ve bunlar çoğu zaman galipleri yüceltmek ve mağlupları korkutmak için kullanılırdı.
Mezopotamya harp sanatının en meşhur örneklerinden biri, Sümerler ile Elamlılar arasındaki bir savaşı tasvir eden Ur Standardı’dır. Standart iki kayda ayrılmıştır, üst kayıt Sümer zaferini tasvir ederken alt kayıt savaşın sonrasını tasvir eder.
Üst kayıt Sümer ordusunun Elam ordusuna doğru ilerlediğini, Sümer kralının hücuma öncülük ettiğini gösteriyor. Elamlılar dehşet içerisinde kaçarken gösteriliyor ve Sümerler Elam kampını yağmalayıp yok ederken gösteriliyor.
Alt kayıt, Sümerlerin zaferlerini kutladığı savaşın sonrasını gösterir. Ölen Elamlılar sakatlanmış ve başları kesilmiş olarak gösterilir ve Sümerler tutsak alıp yağma yaparken gösterilir.
Ur Sancağı, savaşın kuvvetli bir tasviridir ve Mezopotamya’daki savaşlarla çoğunlukla ilişkilendirilen vahşeti ve katliamı gözler önüne serer.
Mezopotamya harp sanatının öteki örnekleri içinde, Akad Kralı Naram-Sin’in Lullubi halkına karşı kazanılmış olduğu zaferi betimleyen Naram-Sin Cenk Steli ve Asur Kralı II. Aşurnasirpal’in Urartular’a karşı kazanılmış olduğu zaferi betimleyen II. Aşurnasirpal Zafer Steli yer alır.
Bu steller Ur Standardı’na benzerdir, bundan dolayı galiplerin zaferlerini kutladığını ve yenilenlerin aşağılandığını ve sakatlandığını tasvir ederler. Ek olarak, onları görevlendiren kralların enerjisini ve askeri becerilerini yüceltmeleri bakımından da benzerdirler.
Sümer sanatı, antik Yakın Şark’daki sanatın gelişimi üstünde derin bir etkiye sahipti. Sümerler, bir makale sistemi geliştiren ilk kişilerdi ve sanatları çoğu zaman yazılı metinlerini resimlemek için kullanılırdı. Sümer sanatı ek olarak antik Yakın Şark’nun öteki kültürlerinde mimari, heykel ve fotoğraf gelişimini de etkiledi.
Sümer sanatının öteki kültürler üstündeki en mühim etkilerinden bazıları şunlardır:
- Mezopotamya ve antik Yakın Şark’nun öteki kültürlerinde kullanılan basamaklı piramit biçimli bir mabet olan zigguratın gelişimi.
- Mezopotamya ve antik Yakın Şark’nun öteki kültürlerinde kullanılan bir makale sistemi olan çivi yazısının gelişimi.
- Mezopotamya ve antik Yakın Şark’nun öteki kültürlerindeki sanat eserlerinde çoğunlukla tasvir edilen koruyucu bir allah olan insan başlı kanatlı boğanın gelişimi.
Sümer sanatının daha sonraki dönemlerdeki sanatın gelişimi üstünde de mühim bir tesiri olmuştur. Antik Yunanlıların, Romalıların ve Mısırlıların sanatının tamamı Sümer etkisine dair kanıtlar göstermektedir. Aslen, bu kültürlerle ilişkilendirdiğimiz sanat içerikli geleneklerin bir çok İlk olarak Sümerler tarafınca geliştirilmiştir.
Sümer sanatı, hayattaki sanatın gelişimi üstünde derin bir tesiri olan büyüleyici ve kompleks bir mevzudur. Antik Yakın Şark’nun zamanı, kültürü ve dini ile alakalı içgörüler sunabilen varlıklı ve ödüllendirici bir emek harcama alanıdır.
S1: Sümer sanatı nelerdir?
Sümer sanatı, MÖ 4. ila 3. binyıl içinde Mezopotamya’da gelişen Sümer uygarlığının sanatıdır. Sümer sanatı, geometrik şekillerin kullanması, anlatıya vurgu yapması ve sembolizm kullanımıyla karakterize edilir.
S2: Mezopotamya’nın başlıca sanat eserleri nedir?
Birtakım mühim Mezopotamya sanat eserleri içinde Ur Standardı, İştar Kapısı ve Ur Zigguratı yer alır. Ur Standardı, bir harp sahnesini tasvir eden bir Sümer kabartma heykelidir. İştar Kapısı, Babil şehrinde inşa edilmiş anıtsal bir geçittir. Ur Zigguratı, allah Nanna’ya mabet olarak inşa edilmiş basamaklı bir piramittir.
S3: Sümer sanatının dünya tarihli önemi nelerdir?
Sümer sanatı dünya tarihinde önemlidir bundan dolayı dünyada ortaya çıkan ilk sanat içerikli geleneklerden bir tanesiydi. Sümer sanatı Mısır ve Asur şeklinde öteki kültürlerde sanatın gelişimini etkiledi. Sümer sanatı ek olarak Sümer halkının inançları ve değerleri ile alakalı da düşünce verir.
0 Yorum